İtalya Savunma Bakanı Lorenzo Guerini (Pd), uluslararası misyonlar konusunda yapılan oylamada parlamentonun « kenetlenerek » oy kullanmasından büyük memnuniyet duyduğunu ifade etti. Trablus Ulusal Muhafızlarına verilen desteğe karşı yükselen bazı muhalif sesleri dikkate almazsak, muhalefet dahil parlamento çoğunluğu, Avrupa, Afrika, Ortadoğu ve Asya’daki 40 İtalyan askeri misyonunu, hiçbir karşı ve çekimser oy olmaksızın, kararlılıkla onayladı.

Balkanlar, Afganistan ve Libya’daki ABD ve NATO savaşlarının (İtalya’nın da katıldığı) ve aynı stratejinin bir parçası olarak Lübnan’da İsrail’in savaşının ardından on yıllardır devam etmekte olan « barış misyonları»nın süresi uzatıldı. Bu savaşlara yenileri de eklendi: Avrupa Birliği’nin resmi olarak « Libya’daki silah kaçakçılığını önlemek » için Akdeniz’deki askeri harekatı; Avrupa Birliği’nin « Irak’ta Güvenlik Aygıtını Destekleme » misyonu; NATO’nun İttifak’ın güney kanadında yer alan ülkelere yönelik desteği artırma misyonu.

İtalya’nın sahra altı Afrika’sındaki askeri varlığı giderek artmaktadır. İtalyan özel kuvvetleri Mali’de Fransız komutası altında konuşlandırılan Task Force Takuba’ya katıldı. Özel kuvvetler aynı zamanda, 4500 Fransız askerinin zırhlı araç ve bombardıman uçaklarının resmi olarak sadece cihatçı milislere karşı yürüttüğü Barkhane Harekatı kapsamında Nijer, Çad ve Burkina Faso’da da faaliyet göstermektedir.

Mali’de İtalya, aynı zamanda o ülkenin ve birkaç komşu ülkenin silahlı kuvvetlerine askeri eğitim ve « danışmanlık » sağlayan Avrupa Birliği misyonu Eutm’a da katılmaktadır.

Nijer’de, İtalya’nın silahlı kuvvetlere destek amaçlı kendi iki taraflı misyonu bulunmaktadır ve aynı zamanda Avrupa Birliği’nin, Nijerya, Mali, Moritanya, Çad, Burkina Faso ve Benin’i de kapsayan Eucap Sahel Niger misyonuna da katılmaktadır.

İtalyan Parlamentosu ayrıca « Gine Körfezi’nde varlık, gözetim ve güvenlik faaliyetleri için ulusal hava ve deniz düzeneğinin » kullanımını da onaylamıştır. Kamuoyuna açıklanan hedef: « bu sahada, buradan geçen ulusal ticaret deniz filosunu desteklemek için ulusal stratejik çıkarları (ENİ petrol şirketinin çıkarları olarak okuyunuz) gözetmektir ».

« Barış misyonlarının » yoğunlaştığı Afrika’daki sahaların, ABD ve Avrupalı çok uluslu şirketler tarafından çıkarılan stratejik hammaddeler –petrol, doğalgaz, uranyum, koltan, altın, elmas, manganez, fosfat ve diğerleri– bakımından çok zengin olması tesadüf değildir.

Öte yandan bu şirketlerin oligopolleri, Çin’in gün gittikçe artan ekonomik varlığı nedeniyle tehlike altındadır. Çin’e sadece ekonomik yollarla karşı koymayı başaramayan ve aynı zamanda Afrika ülkelerinde nüfuzlarının azaldığını gören ABD ve Avrupa’nın büyük güçleri, eski ama hala etkili olan sömürge stratejilerine başvurdular: kendi ekonomik çıkarlarını iktidarlarını silahlı kuvvetler üzerinde kuran yerel seçkinlere destek de dahil olmak üzere askeri yollardan teminat altına almak.

Tasf Force Takuba’nınki gibi resmi harekat gerekçesi cihatçı milislere karşı mücadele, asıl stratejik hedeflerin gizlendiği bir duman perdesinden ibarettir. İtalyan Hükümeti, uluslararası misyonların « halkların korunması ve denetimi için bu bölgelerin barışını ve güvenliğini temin etmeye » hizmet ettiğini açıklamaktadır. Gerçekte, askeri müdahaleler halkları daha sonra oluşabilecek risklere maruz bırakmakta ve sömürü mekanizmalarını pekiştirerek, Avrupa’ya göç akışlarında artışla birlikte yoksullaşmalarını arttırmaktadır.

İtalya, binlerce asker ve aracın askeri misyonlara katılımını sağlamak için bir yılda, sadece Savunma Bakanlığı tarafından değil ama İçişleri, Ekonomi ve Maliye bakanlıkları ve Konsey Başkanlığı tarafından da sağlanan (yani kamu parasıyla) doğrudan bir milyar Euro’dan fazla para harcamaktadır.

Ancak bu meblağ, silahlı kuvvetlerin tamamının, iki partinin oybirliğiyle vardığı uzlaşmayla parlamento tarafından onaylanan bu stratejiye uyarlanması nedeniyle, artan askeri harcamalar (yılda 25 milyardan fazla) buzdağının sadece görünen kısmıdır.

Çeviri
Osman Soysal
Kaynak
Il Manifesto (İtalya)