Çeviri
Osman Soysal

Mark Zuckerberg’in şirketi Facebook, hükümetlere sansür uygulama konusunda deneyim sahibidir. Aralık 2020’de Orta Afrika Cumhuriyeti ve Mali’deki Fransız ordusuyla bağlantılı ve Ocak 2021’de ABD’nin görevi başındaki başkanının hesaplarını kapattıktan sonra, şimdi de Uganda cumhurbaşkanının ekibinin hesaplarını kapattı.
Rakibi Bobi Wine’in işini kolaylaştıran karar, Cumhurbaşkanı Yoweri Museveni’nin yarıştığı Uganda cumhurbaşkanlığı seçimlerinden birkaç gün önce alındı.
Atılan bu adım, çok uluslu şirket ve Atlantic (...)

NATO, Ağustos 2020’de, Atlantik İttifakı tarafından bir banka kurulmasını gerekçelendiren bir çalışma yürütmek üzere John Kerry’nin Dışişleri Bakanlığı’ndaki iki eski çalışma arkadaşını görevlendirdi. İlk rapor, ittifak ortakları tarafından tartışıldığı Atlantic Council’e, ardından da ikincisi « seçimleri kazanan başkan » Joe Biden’in ekibi tarafından kabul edildiği Center for American Progress’e sunuldu. ABD liderlerini ikna etmek üzere öne sürülen gerekçeler iki rapor arasında gelişti. Barack Obama ekolojiyi malileştirmişti; Joe Biden ise savunmayı malileştirecek.

Her şeyin bir sonu vardır; Sovyetler Birliği, Amerika Birleşik Devletleri imparatorluklarının da. Washington, ultra-milyarderlerden oluşan küçük bir kliği dizginsizce destekledi. Şimdi artık eski iblisleriyle yüzleşmek, ayrılıklara ve İç Savaşa hazırlanmak durumundadır.

Başkan George H. Bush’a göre, « Çöl Fırtınası » Harekatı Irak’ı yenmekten daha çok, Sovyetler Birliği’nin son devlet başkanı Mihail Gorbaçov ile uyum içinde bir « Yeni Dünya Düzeni » kurmayı amaçlıyordu. SSCB’nin sıkıntısını kabul ederek ve Sovyetlerin çıkarlarına saygı duyulacağını taahhüt ederek ABD tarafından yönetilen bir dünya yaratılması söz konusuydu.

Pentagon’un imparatorluk politikasını uygulamaktan sorumlu beş bölgesel komutanlığı bulunmaktadır. Bu komutanlıkların başındakiler, Hint İmparatorluğu’nun İngiliz genel valisinin adına göndermeyle « genel vali » olarak adlandırılır .
CentCom (Amerika Birleşik Devletleri Genişletilmiş Orta Doğu Komutanlığı) bundan böyle, bu zamana kadar EuCom (Amerika Birleşik Devletleri Avrupa Komutanlığı) bölgesinde bulunan İsrail’i de izleyecek .
Pentagon böylelikle İbrani devleti ile Arap devletleri arasındaki ilişkilerin (...)
VALENTİN FALİN İLE MÜLAKAT (3ncü BÖLÜM)
Yalta Konferansının sunduğu fırsat anlaşılamadıyazan
Viktor Litovkine

Dünyanın yeniden yapılandığı bugünlerde, büyük güçler İkinci Dünya Savaşı’na ilişkin okumalarını gözden geçirmektedirler. Dünya düzenini kuran mitlere meydan okumakta ve projelerini haklı çıkarabilecek yeni yorumlar yapmaktadırlar. RİA-Novosti’nin tarihçi Valentin Falin ile yaptığı mülakatın üçüncü ve son bölümünü yayınlıyoruz. Bu mülakat ABD anti-faşizminin samimiyetine meydan okuyan Rus bakış açısını meydana koymaktadır: Roosevelt 1939’da Üçüncü Reich ile Finlandiya’da SSCB’yi yenmek üzere bir ittifak kurmayı müzakere etti ve 1945’te Moskova’ya tavır alarak savaşı sürdürmeye hazırlanan Anglosaksonlar, SSCB’ye saldırmak üzere Alman tümenlerini yeniden inşa ediyorlardı.

Rus tarihçi Valentin Falin’in, RİA-Novosti ajansından Viktor Litovkin’e verdiği mülakatı yayınlamaya devam ediyoruz. Bu mülakat, Soğuk Savaş boyunca uluslararası ilişkilerin gerekçesi olarak kullanılan II. Dünya Savaşı’na ilişkin efsanelerin bugün gözden geçirilmesi konusunda Rus bakış açısını ortaya koymaktadır. Falin bu ikinci bölümde, Amerikan hava kuvvetleri tarafından Alman şehirlerine yönelik bombardımanların ve kitlesel yıkımın Reich’ı zayıflatmayı değil, Sovyet birliklerinin önündeki sahayı yakıp yıkıp onları ganimet paylarından mahrum bırakmayı amaçladığını iddia etmektedir.

Tarih, gerçekliği ve efsaneleri daimi siyasi bahislerdir. Berlin Duvarı’nın yıkılmasından on beş yıl sonra ve NATO’nun, Avrupa Birliği’nin hedefleri ve sınırları belirsizlik içerisinde kaybolurken, İkinci Dünya Savaşı’na ilişkin okumamız, gelmekte olan çok kutuplu dünya vizyonumuzu belirlemektedir. Tarihçi Valentin Falin’nin RİA-Novosti’den gazeteci Viktor Litovkin’e açıkladığı gibi Rusya, Nazizm’e karşı kazandığı zaferin 60. yıldönümünde Atlantikçilerin efsanelerine meydan okumaktadır.

İran, Yüce Rehber Ayetullah Ali Hamaney’in emriyle ABD’de yaşayan İranlılar tarafından ülkeye bağışlanan 150.000 doz Kovid-19 aşısının ithalatını iptal etti.
Yüce Rehber Çin, Rusya ve Küba aşılarının ithalatına izin verirken, Batı, yani ABD, İngiliz ve Fransız aşılarının ithalatını yasakladı. Rehber, 8 Ocak 2021’de (General Süleymani’nin anısına gerçekleştirilen) televizyon konuşmasında, Amerika Birleşik Devletleri’nin önceki gün tek bir günde Korona’dan 4.000’den fazla ölüm kaydettiğini vurguladı. « Aşının nasıl yapıldığını (...)

Fox News, FBİ’nin yayınladığı bir iç yazışma belgesinde, 50 ABD eyaletinin her birinde, seçilmiş Başkan Joe Biden’in göreve başlama gününde silahlı protestolar için hazırlıkların yapıldığının tespit edildiğini açıkladı .
Söz konusu anlaşmazlığın Cumhuriyetçilerle Demokratlar arasında değil ama Jacksoncular ile iki büyük siyasi parti arasında karşı olduğunu hatırlatalım. Bu nedenle Washington’da değil, federe eyaletlerde gelişmesi beklenmelidir.
20 Ocak 2021’de Joe Biden’in göreve başlama töreninin teması « Birleşik Amerika (...)

Haksız bir davadan –WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange’ın Londra’daki davasında– ilk bakışta adil gibi görünen bir karar çıktı: Gazetecinin, 1917 tarihli Casusluk Yasası’na dayanılarak kendisini 175 yıl hapis cezasının beklediği Amerika Birleşik Devletleri’ne iade edilmemesi. Bu satırları yazarken, Assange’ın Ekvator Büyükelçiliği’nde yedi yıl kapalı kaldıktan ve Londra’da neredeyse iki yıl ağır hapis yattıktan sonra serbest bırakılıp bırakılmayacağı ve nasıl serbest bırakılacağını göreceğiz.
Kefaletle serbest (...)

ABD yönetimi, benzer bir durumda karşılaşıldığında Kovid-19’dan korumak için ne yapılması gerektiğine ilişkin talimatlar yayınlayarak insanlara nükleer patlamanın ne anlama geldiğini unutturmaya çalışmaktadır. Ne yazık ki radyasyon, Kovid bulaşmış olsun ya da olmasın, etkilenen herkesi en geç iki hafta içinde öldürecektir.

Kongre binasının Başkan Trump’ın taraftarları tarafından ele geçirilmesi, onun hala Beyaz Saray’da olmasına karşın bir darbe girişimi olarak sunulmaktadır. Daha yakından incelenirse, bunun tam tersinin söz konusu olduğu anlaşılacaktır. Gayrimeşru bir güç eliyle ifade özgürlüğü Joe Biden lehine askıya alınmıştır.

Joe Biden Amerika Birleşik Devletleri başkanlığına getirilirse İran ve Türkiye cumhurbaşkanlarının planlarını destekleyebilir. Her ikisi de Rusya’nın aleyhine olmak üzere, Doğu Akdeniz’de bölgesel bir İran imparatorluğu ve Kafkasya’da bir bölgesel Türk imparatorluğu kurulması süreçlerine yardımcı olabilir. Thierry Meyssan İran’da meydana gelen değişiklikleri incelemektedir.

Son yirmi yılda genişletilmiş Orta Doğu’da beş devletin imhası süreci ölümcül savaşları gerektirse de, Lübnan’ın yıkımı farkında olmadan bizzat Lübnanlılar tarafından gerçekleştirildi. Direniş, ülkenin çöküşünü çaresizce izledi. Bir savaşın onu yürütmek zorunda kalmadan kazanılması gerçekten de mümkündür.
En popüler makaleler